İngiltere’de yüzlerce postane çalışanının hatalı bir yazılım nedeniyle haksız yere hüküm giydiği ve “adaletin yanlış tecelli ettiği en büyük olaylardan biri” olarak nitelenen bir olay, televizyonda yayımlanan bir diziyle yeniden gündeme geldi.
ITV kanalında gösterime giren ‘Bates, Post Office’e Karşı’ adlı dizide, 20 yılı aşkın süredir devam eden olaydan etkilenen çok sayıda kişinin haklarını arama mücadelesi anlatılıyor.
Hatalı bir bilgisayar yazılımı nedeniyle postane şubelerinde para kaybolmuş gibi gözükmesi nedeniyle İngiltere’nin en büyük postacılık şirketlerinden biri olan Post Office, 1999-2015 yılları arasında 900’den fazla kişiyi işten çıkarmış ve haklarında dava açmıştı.
Bu süreçte yüzlerce kişi hapis cezasına çarptırılmış ve geçim kaynakları ve evlerini kaybetmişti.
İngiltere’de Horizon Skandalı olarak da bilinen olayla ilgili bağımsız bir kamu soruşturmasının yanı sıra bir polis soruşturması da yürütülüyor.
Bu soruşturmalar kapsamında şirket yöneticileri ve eski bakanlar mercek altında alınıyor.
İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, hükümetin Post Office skandalının “mağdurlarını hızla aklamak ve tazminat ödemek” için yeni bir yasa çıkarılacağını açıkladı.
Ne olmuştu?
1999-2015 yılları arasında Post Office, Horizon adlı bilgisayar sisteminden elde edilen bilgilere dayanarak, haftada ortalama bir dava olmak üzere 700 postane müdürü hakkında dava açmıştı.
Ardından Kraliyet Savcılık Servisi de dahil olmak üzere çeşitli diğer kurumlar 283 kişi hakkında daha soruşturma başlattı.
Birçok kişi masum olduğunu iddia etti ve yazılımla ilgili sorunları defalarca dile getirdiklerini söyledi.
Ancak bazıları sahte muhasebe ve hırsızlık suçlamasıyla hapis cezasına çarptırılırken birçoğu mahkeme masrafları nedeniyle finansal yıkıma uğradı. Bazı kişiler ise isimleri aklanamadan öldü.
Olayın başlangıcından 20 yıl sonra kampanyacılar davalarının yeniden gözden geçirilmesini talep ettikleri hukuk mücadelesini kazandı.
Ancak bugüne kadar sadece 93 mahkeme kararı bozuldu.
Şubat 2021’de olaya ilişkin bir kamu soruşturması başlatıldı, ancak birçok mağdur hala mahkeme kararlarının iptal edilmesi veya tam tazminat alabilmek için mücadele ediyor.
Londra Polis Teşkilatı, olası dolandırıcılık suçları nedeniyle Post Office hakkında inceleme başlattı.
Olay, 2009 yılında Computer Weekly adlı bir derginin Horizon hakkında postane çalışanlarının çeşitli şikayetlerini haberleştirmesiyle ortaya çıktı.
O dönemde medyanın ve milletvekillerinin artan baskısı üzerine Post Office konuyu araştırmaya başladı. Ancak 2015 yılında Post Office yönteicisi Paula Vennells bir parlamento komitesine yaptığı açıklamada hukuka aykırı herhangi bir kanıt bulunmadığını söyledi.
Horizon yazılımı ne?
Horizon, Post Office tarafından ilk 1999 yılında kullanılmaya başlandı.
Yazılım, muhasebe ve stok sayımı gibi işlemler için Japonya merkezli Fujitsu şirketi tarafından geliştirildi.
Postane çalışanları birçok kez yazılımdaki hatalardan şikayetçi olduklarını söylüyor. Çalışanlar bazen sistemde binlerce sterlinlik hatalı açık gösterildiğini belirtiyor.
Bazı çalışanlar, sözleşmelerinde herhangi bir maddi açıktan sorumlu oldukları belirtildiği için bunu kendi paralarıyla kapatmaya çalıştığını anlatıyor.
Bu süreçte birçoğu iflasla karşı karşıya kaldı ya da geçim kaynaklarını tamamen kaybetti.
Horizon yazılımı, son sürümünü “dirençli” olarak tanımlayan Post Office tarafından hala kullanılıyor.
Post Office çalışanları olaydan nasıl etkilendi?
Çok sayıda eski postane müdürü Horizon skandalının hayatlarını mahvettiğini söylüyor.
Bu kişiler hapis ve para cezalarının uzun vadeli etkileriyle baş etmek zorunda kaldı.
Bu süreçte evliliklerin bozulduğu, sağlık sorunlarının ve bağımlılıkların ortaya çıktığı, erken ölümlerin yaşandığı belirtiliyor.
Mağdurlar ne kadar tazminat aldı?
Hükümet geçen yıl hırsızlık ve sahte muhasebe suçlarından haksız yere hüküm giyen Post Office çalışanlarının her birine 600 bin sterlin verileceğini açıklamıştı.
Ancak tazminatların çok yavaş ödendiğine dair endişeler var.
Şimdiye kadar bozulan 93 mahkumiyet kararı arasından sadece 30 kişi “tam ve nihai uzlaşmaya” varmayı kabul etti.
Aralık 2023’te yayımlanan yıllık raporunda Post Office, gelecekteki taleplere ilişkin “en iyi tahminine” dayanarak ayırdığı tazminat fonunun büyüklüğünü yarıya indirdiğini söyledi.
Post Office’e göre 54 dava mahkumiyet kararlarının onanması, kişilerin temyiz başvurularının reddedilmesi ya da kişilerin süreçten çekilmesiyle sonuçlandı.
Şimdiye kadar mağdurlara ödenen tam ve nihai tazminat ödemelerinin tutarı 17,3 milyon sterlin.
Hükümet ne vadetti?
Post Office olayını yeniden gündeme taşıyan televizyon programıyla kamuoyunun tepkileri üzerine harekete geçen İngiltere Başbakanı Sunak’ın açıkladığı yeni plana göre mağdurlar, mahkumiyetlerinin bozulmasını ve tazminat talep edebilmek için masum olduklarını belirten bir form imzalayabilecekler.
Sunak, bu hafta yaptığı açıklamada 555 postane müdürüne 75 bin sterlin tutarında bir ön ödeme yapılacağını duyurdu.
Posta Hizmetleri Bakanı Kevin Hollinrake, kararın hafife alınmadığını, sürecin “haksız mahkumiyetler yerine haksız beraatlerle sonuçlanma” riski taşıdığını söyledi.
Hollinrake, “Bunun istisnai bir adım olduğunun farkındayız, ama bu istisnai bir durum” dedi.
Bundan sonra ne olacak?
Eski bir yüksek mahkeme yargıcı tarafından yürütülen bağımsız bir kamu soruşturması kapsamında postane çalışanları, hükümet, Post Office, Fujitsu ve diğer ilgili taraflardan kanıt toplanıyor.
Soruşturmanın bu yıl içinde sonuçlanması bekleniyor.
Londra Metropolitan Polisi de haksız hükümlerden kaynaklanan olası dolandırıcılık suçları nedeniyle Post Office hakkında kendi soruşturmasını yürütüyor.
Bugüne kadar hiçbir üst düzey Post Office çalışanı olanlardan sorumlu tutulmadı.
Yedi yıllık görev süresi boyunca 4,5 milyon sterlinden fazla maaş ve ikramiye alan eski Post Office Başkanı Paula Vennells, 2019’da varılan uzlaşıdan önce istifa etti.
Eski Posta Hizmetleri Bakanı Ed Davey de bu süreçte mercek altında.
Şu anda Liberal Demokratlar Partisi’nin lideri olan Davey, Mayıs 2010’da skandalın ortaya çıkarılması için yürütülen kampanyaya öncülük eden postane müdürü Alan Bates ile görüşmeyi reddetmiş ve bir mektupla bunun herhangi bir amaca hizmet etmeyeceğini söylemişti.
İkili daha sonra Ekim 2010’da bir araya gelmişti.
Davey, yakın zamanda yaptığı bir açıklamada Post Office yöneticilerine “daha sert sorular” sormadığı için pişman olduğunu belirtti.
Çok sayıda İngiliz hükümeti ihalesini kazanmaya devam eden Fujitsu ise kamu soruşturmasını desteklemeye “kararlı” olduğunu söyledi. Fujitsu, skandaldaki rolü nedeniyle özür dilediğini de belirtti.