MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulunuyor.
Bahçeli’nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Milletimizi hüzne boğan bir felaket meydana geldi. Maalesef 9 maden işçimiz toprak altında kaldı. Toprak kaymasından hemen sonra kriz masası kuruldu. Devletimiz gecikmeksizin bütün imkanlarıyla seferber oldu. İlgili bürokratlarımız kısa süre içinde maden sahasına gitti. Bir haftadır AFAD ekipleri gönüllü yardım kuruluşları hatta yöre insanımız çalışmalarını fedakarlıkla yürütmektedir. İşçilerimize ulaşmak adına maden alanına yığılan toprağın tahliyesi dikkatle sürdürülmektedir. Ancak heyelan bölgesinde halen riskli alanların varlığı ister istemez arama kurtarma ekiplerini zora sokmaktadır. Üstelik bölgenin yağışlar sebebiyle çamurla kaplanması araştırma ve incelemelerin metal dedektörlerle yapılmasını mecbur hale getirmektedir. İşçilerimizin hayata döndürülmesi yegane dileğimizdir. Üzgün olsak da ümitsiz değiliz. Ümitlerimizi diri tutarak bölgeden gelecek iyi haberlere kulağımızı çevirdik.
“Altın madeni faciasının her boyutuyla tetkik edilmesini. Konuyla ilgili hiçbir sisli noktanın bırakılmaması arzumuzdur. Özellikle bazı tv yorumcuları sözde çevreciler ve rant devşirme peşinde koşan siyasetçilerin kamuoyuna yansıyan iddialarını dikkate alarak meclis araştırma komisyonu marifetiyle alayının dinlenmesi, kanaatimce doğru bir tercih olacaktır. Herkes eteğindeki taşı döksün de bilelim. Ülkemizi töhmet altında bırakan, yöre insanımızı istismar eden kim veya kimler varsa muhakkak görüş ve düşüncelerine müracaat edilmelidir. Milletimizin ak koyunu da kara koyunu da açıklıkla tefrik etmesi için uygun zemin oluşturulmalıdır.
“Dünyada altın ayrıştırmasında en fazla kullanılan kimyasal madde siyanürdür. Altın madenciliğinde sıvı kimyasallar vasıtasıyla değerli materyallerin kazanılmasında kullanılan siyanür ve diğer ağır metallerin çevre ve insan sağlığı için olumsuz etkileri olduğu bilinen bir husustur. Elbette altın madenciliği yapan kuruluşların her türlü tedbiri azami düzeyde almaları, risk ve tehlikeleri minimize etmeleri istenen ve olması zorunluluk içeren sağlık ve güvenlik önlemidir. Çöpler Altın Madeni’nde geçmişe sari var olan ihmaller zincirinin 13 Şubat faciasındaki payını yok saymak mümkün değildir.
“Adli soruşturmanın sağlıklı sonuçlar verilmesi için hazırlanan bilirkişi raporunun aceleye getirilmesi bir başka tartışma konusudur. Bilirkişi raporunun tekrar ele alınması yeni bir bilirkişi heyetinin oluşturulması bizim görüşümüze göre akla en uygun seçenektir. Çöpler Altın Madeni felaketiyle birlikte Cumhur İttifakı’nın İBB adayı Murat Kurum ne hikmetse hedef tahtası haline getirilmiştir. Haksız ve hayasız eleştirilerin sükun etmesi sinsi bir propagandanın tedavülde olduğuna işaret etmiştir. Bir defa Çöpler Altın Madeni’nin yüklenici firmasına ÇED raporunu veren bakanlık değildir söz konusu bakanlık yalnızda çevresel etkenleri değerlendirmektedir. Bahsi geçen altın madeni geçmişte defalarca denetlenmiş, daha önce de sorunlu göründüğünden bu şirkete en üst sınırdan ceza verilmiştir. Anlaşılacağı üzere Sayın Murat Kurum görevini layıkıyla yapmıştır.
TIKLAYIN – Özel maske ve kıyafetlerle Erzincan’a giden Ümit Özdağ, maden sahasına alınmadı
“Maden felaketine neden olan ihmallerde payı bulunan hiç kimsenin gözünün yaşına bakılmaması temennimdir.
“Çevresiyle buzları eriten anlaşmazlıkların düğümünü çözen, yükseliş halinde olan Türkiye başta CHP olmak üzere zillete düşen muhalefet partilerini kıskandırmaktadır.
“Türkiye ile Mısır’ın yakın diyalogu İsrail zulmüne karşı güvenlik şemsiyesidir. Mısır’ın Gazze tavrı memnuniyet vericidir.
“Başkenti doğu Kudüs olan 1967 sınırları temelinde bağımsız ve toprak bütünlüğüne haiz Filistin kurulmadan Orta Doğu’da barış huzur ve istikrar sadece hayalden ibaret kalacaktır.
Ayrıntılar gelecek…